"HALK ALINTERİYLE KAZANIYOR, AMA ADALETSİZ PAYLAŞIMLA KAYBEDİYOR"

Özellikle Bolu gibi tarım, turizm ve hayvancılıkla yaşayan bir şehirde bile yoksulluğun artmasının büyük bir yönetim zaafı olduğunu vurgulayan Baskın, "Bu ülkede insanlar artık alın terleriyle kazandıklarını bile geri alamaz hale geldi. Zenginle fakir arasındaki uçurum büyüyor, adalet kalmadı. İnsanlar yoksulluk sınırında yaşamaya mahkûm ediliyor" dedi.

"BOLU'NUN ÜRETKEN RUHU ÇARESİZ BIRAKILDI"

Sadettin Baskın, Bolu’nun her yönüyle üretken bir il olduğunu belirterek, bu potansiyelin yanlış politikalar yüzünden kullanılamadığını açıkladı:  "Bolu, ormanlar, hayvancılık, tarım ve turizm gibi her alanda Türkiye’nin en güçlü illerinden biri olma potansiyeline sahip. Ancak Bolu’da yaşayan vatandaş bugün ne kazandığından memnun, ne de geleceğe güvenle bakabiliyor. Hayvancılıkla geçinen köylümüz yem fiyatlarına yetişemiyor. Tarımla uğraşan çiftçimiz, ürettiği mahsulün karşılığını alamıyor. Turizmdeki potansiyel sadece büyük işletmelere yarıyor, küçük esnaf ve çalışanlar yine mağdur bırakılıyor. Bu bereketli topraklar, Bolu insanına huzur ve refah sağlayamıyorsa burada çok ciddi bir yanlış var demektir."

"22.104 TL İNSANCA YAŞAMAK İÇİN YETERLİ Mİ?"

Sadettin Baskın, açıklanan 22.104 TL’lik asgari ücretin, Bolu’da yaşanan hayat pahalılığına çare olacak bir düzeyde olmadığını ve halkın bu ücretle ancak borcunu kapatmaya çalıştığını söyledi:  
"Bugün Bolu’da yaşayan bir asgari ücretli, maaşını  kira ve faturalara ayırmak zorunda. Kalanıyla ne yapacak? Çocuğun eğitimi mi, mutfak alışverişi mi, sağlık harcamaları mı? İnsanların en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadığı bir ücret nasıl adil olabilir? Bu maaş insanca yaşamak bir yana, ayakta kalmak için bile yeterli değil. Hükümet bu asgari ücretin halkın sırtındaki yükü hafifleteceğini düşünüyorsa yanılıyor."

"KÜÇÜK ŞEHİRLERDE YAŞAM BÜYÜK YÜK HALİNE GELDİ"

Sadettin Baskın, Bolu gibi Anadolu şehirlerinin geçmişte ekonomik olarak insanlara daha rahat koşullar sunduğunu ancak son yıllarda bu durumun tersine döndüğünü söyledi. Büyükşehirlerdeki pahalılık ve Bolu’daki durumu kıyaslayarak açıklamalarını şöyle sürdürdü:  
"Bolu gibi şehirler yıllarca huzurun ve ekonomik rahatlığın simgesi olarak görüldü. İnsanlar daha büyükşehirlerden sıkıldıklarında burada hayatını kurmak isterdi. Ama son 10 yılda, özellikle bu pahalılık düzeniyle, Bolu gibi şehirlerde bile yaşam giderek daha büyük bir yük haline geldi. Bolu’da kira ve temel ihtiyaç fiyatları neredeyse İstanbul seviyesine çıkmış durumda. Ancak burada kazanılan gelir, ne büyükşehirlere ne de artan masraflara yetiyor. Küçük şehirlerde bile geçim mücadelesi böylesine zorlaşmışsa, vatandaşlarımızın geleceğe dair nasıl bir umut taşımasını bekliyoruz?"

"BİZİ BORÇ EKONOMİSİNE MAHKÛM ETTİLER"

Türkiye’nin ekonomisinin halka sürekli borçlanmayı dayattığını vurgulayan Baskın, bunun sürdürülemez bir düzen olduğunu söyledi:  
"Bugün hükümetin ekonomi anlayışı halkı borç ekonomisine mahkum ediyor. İyi maaş aldığını sanan bir vatandaş, kredi kartı borcuyla ay sonunu getiriyor. Maaş zamları her zaman açıklanıyor, ama borç faizleri, yükselen fiyatlar her şeyi geri alıyor. Vatandaş ne kazanıyor? Hiç. Türkiye böyle devam edemez. Borçla değil, üretimle kalkınan, emeği destekleyen bir ekonomik modeli devreye almak şarttır. Yeniden Refah Partisi olarak biz, adil ve milli kaynaklara dayalı bir ekonomi anlayışıyla bunu başaracağız."

"GENÇLERE BU TOPRAKLARDAN UMUT YEŞERTECEĞİZ"

Baskın, Bolu’daki en büyük sorunlardan birinin de genç işsizliği ve umut kaybı olduğunu dile getirerek, gençleri yeniden bu topraklara bağlamayı hedeflediklerini belirtti:  
"Bugün Bolu’daki birçok gencimiz iş bulamıyor ya da bulduğu işlerle ne kendine bir gelecek kurabiliyor ne ailesine yardım edebiliyor. Çoğu büyükşehirlere taşınmayı ya da yurt dışını düşünmeye başlamış durumda. Oysa Bolu’nun kalkınması, güçlü genç nüfusuna dayanıyor. Bu gençleri işsizlik batağından çıkaracak, emeklerinin karşılığını alacakları bir düzen inşa etmek için mücadele ediyoruz. Bu topraklar, onların umudu yeşerten yuvası olacak."

"ADALET VE REFAH YENİDEN YEŞERECEK"

Sadettin Baskın konuşmasının sonunda, Yeniden Refah Partisi’nin temel hedefinin, halkın alın terini ezdirmeyen, adil ve milli bir ekonomi sistemi geliştirmek olduğunu vurguladı:  
"Bizler ayakta kalmaya çalışan değil, haysiyetle yaşayan, alın terinin karşılığını alan bir Türkiye hayal ediyoruz. Bolu’nun üretken insanlarının değer kazandığı, gençlerin umutla hayat kurduğu, tarım ve hayvancılığın yeniden canlandığı adil bir düzen kuracağız. Yeniden Refah Partisi olarak biz, halkın emeklerini ekonomiye geri kazandıracak çözümlere sahibiz. Refah ve adalet bu ülkenin dört bir yanında tekrar yeşerecek. Çöküşe değil, kalkınmaya doğru bir yolculuğa çıkma zamanı gelmiştir." ifadelerini kullandı.