Tweet |
"Demokrasi ve Adalet Yoksunluğu Her Yerde"
Efe, DEVA Partisi’nde demokrasi ve atılım eksikliği olduğunu belirterek, "Partide bana her türlü engellemeyi yaptılar. Kongreye bile tam anlamıyla katılmam engellendi, adımı hiçbir şekilde kongre dahil hiçbir yerde zikrettiklerini görmedim, eminim çıktıkları ekranlarda bu konuda soru dahi sorulmamasını talep etmişlerdir" dedi. Efe, ayrıca Türkiye'de demokrasi ve adaletin yalnızca söylemde kaldığını ifade ederek, "Demokrasi, adalet ve özgürlük sözde var, ama eylemde bunların olmadığını hepimiz görüyoruz," şeklinde konuştu.
DEVA Partili Salih Efe, son olarak halkı uyararak siyasilerin söylemlerine değil, icraatlarına odaklanmaları gerektiğini bir kez daha vurguladı ve "Gerçek demokratlar, halkın çıkarlarını gözeten eylemlerle kendini belli eder," diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Trend Medya: Salih Efe'den Çarpıcı Açıklama: "DEVA Partisi'nde Demokrasi Yok!"
DEVA Partili Salih Efe, partide yaşanan antidemokratik uygulamalara karşı sert eleştirilerde bulundu. Efe, DEVA Partisi'ne katılma nedeninin Ali Babacan'a olan inancı olduğunu ifade ederek, "Ali Bey'in demokratik değerlerine inandığım için bu partiye girdim. Ancak partiye girdikten sonra Ali Bey'in demokrat olmadığını, çevresindeki isimlerin, özellikle İdris Şahin ve Sadullah Ergin’in parti içi demokrasi ve çoğulculuğu engellediğini gözlerimle gördüm," dedi. Efe, Ali Babacan’ın bu durumu izlemekle yetindiğini ve bu yüzden de baş sorumlu olarak kendisinin olduğunu belirtti.
"Bütün Partilerde Tek Lider Rejimi Var"
Salih Efe, Türkiye'deki tüm siyasi partilerin liderlik yapısına sert eleştirilerde bulunarak, "Türkiye’de hiçbir partide gerçek demokrasi yok. Siyasi Partiler Kanunu ve Seçim Hükümleri Kanunu parti liderlerine sınırsız yetki veriyor. Bu yüzden tüm parti liderleri birer diktatör gibi hareket ediyor. Bu, sadece iktidar partisi için değil, muhalefet partileri için de geçerli," dedi.
Efe, özellikle Ali Babacan’ın, DEVA Partisi’nde demokratik ilkeleri hayata geçirmediğini ve parti içinde muhalefete izin vermediğini vurgulayarak, "Ali Bey de diğer liderler gibi parti içi demokrasiyi engelliyor. Kongrede delege özgürlüğü yok, parti yönetiminde demokrasi yok. Partimizi bu hale getirenler, Ali Babacan, İdris Şahin ve Sadullah Ergin'dir," ifadelerini kullandı.
"Mücadelemi Sürdüreceğim"
Efe, siyasi partilerdeki lider odaklı yapıyı eleştirirken, demokrasi mücadelesinden vazgeçmeyeceğini belirtti. "Ben mücadelemi sürdüreceğim. Şu anda sade bir üye olarak partimde kalmaya devam ediyorum, ancak gerçek bir demokrasi mücadelesi veriyorum. Ali Babacan, maalesef klasik ve eski dinozor anlayışlı bir siyasetçi gibi davrandı; bir de çıkıp basın özgürlüğü, adalet ve demokrasiden bahsediyor. Ama ben demokrasi ve adalet için elimden geleni yapmaya devam edeceğim," dedi.
Salih Efe’nin açıklamaları, DEVA Partisi içindeki demokratik yapıya ilişkin ciddi sorgulamaları beraberinde getirirken, parti yönetimi ve Ali Babacan'a yönelik eleştiriler dikkat çekici bir şekilde kamuoyuna yansıdı.
Trend Medya: Salih Efe: "Türkiye Hızla Demokrasiden Uzaklaşıyor, Çözüm Gerçek Demokrasi"
DEVA Partili Salih Efe, Türkiye'nin güncel sorunları ve demokrasinin durumu hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Efe, Türkiye’nin giderek demokratik değerlerden uzaklaştığını ve ciddi bir siyasi ve ekonomik krizle karşı karşıya kaldığını belirtti. Efe, "Türkiye, Pakistan, Bangladeş ve hatta Sri Lanka gibi ülkelerin yolundan hızla ilerliyor. Ülkemizin bir suç ve kriminal merkezi haline gelmesinden endişe duyuyoruz," dedi.
"Türkiye Bir Suç Merkezi Haline Geldi"
Salih Efe, Türkiye’nin ciddi bir güvenlik ve adalet krizi yaşadığını vurgulayarak, uyuşturucu, kumar ve suç örgütlerinin ülke genelinde yaygınlaştığını söyledi. "Türkiye, esrar, eroin ve sanal kumar merkezi haline geldi. Bu suçları engelleyemiyoruz. Ülkemizin güvenliği ve gençlerimizin geleceği için bu konulara acilen el atılması gerekiyor," diye konuştu. Efe, sadece hükümetin değil, muhalefet partilerinin de bu konularda gerekli adımları atmadığını belirterek, "Halkımız yanlış gündemlerle meşgul ediliyor. Türkiye’nin esas sorunları adalet, hukuk ve güvenlik olmalıdır," dedi.
"Demokrasinin Kuralları İşletilmeli"
Efe, Türkiye’deki tüm sorunların çözümünün demokrasiden geçtiğini vurguladı. "Her şeyin çözümü demokraside yatar. Yasama, yürütme ve yargı tam anlamıyla ayrılmalıdır. Güçler ayrılığı ilkesine dayalı tam bir parlamenter rejime dönmeliyiz. Tek adam rejimi bizi diktatörlüğe ve krallığa götürüyor. Demokrasinin kurallarını işletmek zorundayız," ifadelerini kullandı.
Efe, ayrıca Cumhurbaşkanı ve iktidarın demokrasiyi teşvik etmesi gerektiğini belirterek, "Sayın Cumhurbaşkanımızın demokrasiyi istemesi ve buna göre hareket etmesi gerekir. Halk ona yine teveccüh gösterebilir. Ancak demokrasinin kuralları işletilmeden, bu ülkenin geleceği karanlıktır," dedi.
"Çıkış Noktası: Gerçek Demokrasi"
Salih Efe, Türkiye’nin içinde bulunduğu krizi aşmanın tek yolunun gerçek demokrasi olduğunu vurguladı. "Demokrasinin bütün kurallarını işleteceğiz, bu kadar basit. Batı’da ve Amerika’da olduğu gibi denge, denetim ve kontrol mekanizmalarını yeniden hayata geçirmeliyiz. Profesör olmaya gerek yok, demokrasinin kurallarını tam anlamıyla uygulamalıyız," diye ekledi.
Salih Efe’nin açıklamaları, Türkiye'nin mevcut siyasi ve ekonomik durumuna dair önemli uyarılar içerirken, çözüm önerisi olarak güçlü bir demokrasiye dönülmesi gerektiğinin altını çizdi.
Trend Medya: Salih Efe: "Türkiye'yi Gerçek Demokrasiden Uzaklaştıran Sistem, Ülkeyi Çöküşe Sürüklüyor"
DEVA Partisi Genel Başkan Adayı Salih Efe, Türkiye'nin içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik krizlerle ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Efe, Cumhurbaşkanlığı sisteminin Türkiye'yi hızla çökmeye götürdüğünü ve güçlü bir parlamenter sisteme dönülmesi gerektiğini vurguladı. "Cumhurbaşkanlığı, yani tek adam sistemiyle denge ve denetleme mekanizmaları yok edildi. Yasama, yürütme ve yargı birleştirildi. Bu durum, Türkiye’nin demokratik yapısını ciddi şekilde zayıflatıyor," dedi.
"Kutuplaşma Siyaseti Ülkeye İhanettir"
Efe, Türkiye’nin hızla kutuplaştırıcı bir siyaset yoluna sokulduğunu belirterek, "Kutuplaşma siyaseti, bu ülkeye yapılabilecek en büyük ihanettir. İktidar, bu kutuplaşmayı derinleştiriyor, muhalefet ise buna ayak uyduruyor. Türkiye’deki Anayasa ve ilk dört maddesi ile ilgili siyasi tartışmaların çoğu suni gündemlerden ibaret. Asıl odaklanmamız gereken konular, hukuk, demokrasi ve ahlaki çöküşle mücadele olmalıdır," diye konuştu.
"Milli Savunma Fonu, Yolsuzlukların Sonucu"
Son günlerde kredi kartı sahiplerinden Milli Savunma Fonu adı altında toplanan zorunlu vergiyi eleştiren Efe, "Bu vergi, yolsuzluklar ve aşırı israf nedeniyle boşalan bütçeyi doldurmak için vatandaştan alınan bir yükümlülük. Bu durum haksız ve gayri ahlaki bir uygulamadır. Türkiye, üretim ve ihracat merkezi olabilirken, bu fırsatları kullanmıyoruz. Bilim insanlarını, gazetecileri hapse atıyoruz, basını susturuyoruz," dedi.
Trend Medya: Salih Efe: "DEVA ve Gelecek Partileri Güdük Kaldı, Siyasi Mühendislik Planlarının Kurbanı Oldular"
DEVA Partisi Genel Başkan Adayı Salih Efe, DEVA ve Gelecek Partilerinin kurulduğunda büyük umutlarla ortaya çıkmalarına rağmen, büyüyememelerinin temel sebebinin içerideki demokrasi eksikliği olduğunu belirtti. Efe, "DEVA Partisi, kurulduğunda % 12'lik bir destekle yola çıktı, ancak içeriden yapılan müdahalelerle bu destek %0,35’e kadar düştü. Parti içindeki demokrasi eksikliği ve bizzat partinin içinden ve dışından yapılan siyasi mühendislikler, partinin güdük kalmasına neden oldu," ifadelerini kullandı.
"DEVA ve Gelecek Partileri Yedek Parti Olarak Kuruldu"
Efe, DEVA ve Gelecek Partilerinin aslında AK Parti’nin kaybettiği oyları engellemek için kurulduğunu iddia ederek, "Bu partiler, AK Parti’den kaçan Kürt, demokrat, liberal ve muhafazakâr oyların CHP’ye kaymasını engellemek amacıyla kuruldu veya kurduruldu. Bu oylar CHP’ye kaysa CHP her alanda iktidar olurdu. Bunu yerel seçimlerde açıkça gördük. Ancak bu siyasi mühendislik planı, partilerin gerçek bir cazibe merkezi haline gelmesini engelledi. Kurulu bir düzen var Türkiye’de, onlara hizmet etmediğiniz sürece parti içinde dahi olsa bu sözde demokratlar hiçbir hukuki hakkı size vermezler" dedi. Efe, bu partilerin başarılı olamayacağını ve halkın gerçek demokrasiyi aradığını vurguladı.
"Türkiye'nin Önünü Açın, Yoksa Hepimiz Bangladeş Olacağız"
Salih Efe, Türkiye’nin siyasi ve sosyal sorunlarını çözmek için en büyük ve belki de tek çarenin demokrasinin tüm kurum ve usulleriyle beraber önünün açılması gerektiğini belirtti. "En büyük siyasi mühendislik, demokrasinin önünü açmaktır. Basını, düşünce özgürlüğünü ve siyaseti serbest bırakın. Yazar ve gazetecilerimizi hapislere atmayın. Türkiye'nin önünü tam demokrasi ile açmazsak, hepimiz Bangladeş, Pakistan veya Kolombiya olacağız," diyerek hükümete ve siyasi partilere çağrıda bulundu.
Efe, Türkiye’nin yeniden güçlü ve demokratik bir yapıya kavuşması için basın özgürlüğünün, düşünce özgürlüğünün ve hukukun üstünlüğünün tesis edilmesi gerektiğini savundu.
Trend Medya: Salih Efe: "DEVA Partisi'nde Gerçek Demokrasi Yok, Cesaretle Konuşmaya Devam Edeceğim"
DEVA Partisi Genel Başkan Adayı Salih Efe, Trend Medya'da katıldığı canlı yayında partide yaşanan antidemokratik uygulamaları ve parti içi disiplin sorunlarını eleştirdi. Efe, parti yönetimindeki isimler hakkında sert açıklamalarda bulunarak, "Halk artık uyandı, her şey biliniyor. Artık internet, WhatsApp, Facebook, Twitter, YouTube var. Partimizdeki disiplin mekanizması ve yönetim şekli antidemokratik. Bu durumu sadece ben değil, partideki birçok kişi biliyor," dedi.
"İdris Şahin ve Sadullah Ergin'e Sert Eleştiriler"
Salih Efe, DEVA Partisi’nde İdris Şahin ve Sadullah Ergin’in yönetim tarzını açıkça eleştirdi. Efe, "İdris Bey’in partideki lakabı 'Gestapo şefi', Sadullah Ergin’in ise 'Teşkilatları Dağıtmaktan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı'. Maalesef bu iki yetkili isim Partimize çok büyük zarar veriyorlar ve kimse bunu cesurca söyleyemiyor. Ancak ben Salih Efe olarak bunu her platformda cesurca dile getiriyorum. Belgelerim, delillerim ve şahitlerimle gerçekleri açıklamaktan çekinmiyorum. İdris Şahin bir GMYK toplantısında bir GMYK üyesi çok değerli bir kadın arkadaşımıza hakaret etti, kendisi ile ilgili hiçbir işlem yapılmadı. Ali bey de seyretti sadece. Yine son kongremizde İdris Şahin yine bir şehrin temsilcilerine bağırıp çağırıyordu. Ses tonu o kadar yükseldi ki salonun dışından dahi bir çok delege ne oluyor diye salona koştular. Bu yapılanlar ayıp değil mi. Aslında bu iki ismin partimize verdiği zararlardan dolayı acilen partimizden ihraç edilmeleri lazım; ben genel başkan olsaydım bu iki isim ile kesinlikle çalışmazdım" ifadelerini kullandı.
"Hodri Meydan!"
Efe, eleştirilerine devam ederek, Ali Babacan, İdris Şahin ve Sadullah Ergin ile her platformda tartışmaya hazır olduğunu belirtti. "Hodri meydan! İsteyen herkesle, istediği kanalda, her ortamda konuşmaya hazırım. İftira atmıyorum, gerçekleri söylüyorum ve bunları kanıtlarıyla ortaya koyarım," diyerek açık bir tartışma çağrısında bulundu.
"Partimizde Demokrasi İşlemiyor"
Salih Efe, DEVA Partisi'ndeki disiplin sorunlarını ve yönetim şeklinin antidemokratik olduğunu bir kez daha vurguladı. "Partimizde gerçek bir demokrasi yok, bu yüzden halkın beklentilerini karşılamaktan uzaklaşıyoruz. Ancak ben bu mücadeleyi sürdüreceğim. Partimizdeki antidemokratik uygulamalara son verilmesi için elimden geleni yapacağım," dedi.
Basın kuruluşumuza ayrıca da beyanat veren Efe; ben partimde ki bu demokrasi, hak, hukuk ve adalet mücadelesini ülke genelinde binlerce Deva üyesi ve yüzlerce delege ile yürütüm. Ama genel merkezimizden tek kişi yanımda olmadı, sadece çoğu bana hayırlı olsun, büyük cesaret dediler. Ama genel merkezde ki yaklaşık 4.5 yıldır çeşitli parti komisyonlarında beraber çalıştığım ve görüştüğüm beni bilen arkadaşlarımın ve bazı milletvekillerinin en azından konuşma ve kürsü hakkım için bana oy vermelerini beklerdim. Genel başkan olmam için onlardan oy ve destek beklemiyordum, ama parti tüzüğümüz ve parti programında ki parti içi demokrasi ve çoğulculuğun bir gereği olarak konuşma hakkım sınırlanmaması lazımdı. Bakın bana imza veren delegeler taciz ve tehdit edildiler; bunu bizzat kendileri gelip bana söylediler, iki defa da bana imza verilmemesi için sert anonslar yapıldı, arkamdan tüm hareketlerim takip edildi. Maalesef bunu da bizzat İdris Şahin ve genel merkez organize etti. Kimse kendini çok akıllı ve güçlü zannetmesin. Her şey kameraların önünde oldu. Genel merkezde ki arkadaşlarımın artık Türkiye de demokrasi, adalet, ülkemizde huzur ve refahtan bahsetmeye hakları yok; kendi hazırladığımız tüzük ve programa dahi uyamıyorsak, parti içi çoğulculuğu kürsüde konuşma hakkını savunamayan insanların güzel ülkemizin gelişimine katabilecekleri hiç bir şey kalmamıştır. Bunlarda diğer klasik siyasetçiler gibi biat et, rahat et; ve ancak makam, mevki ve post beklentilerinden başka hiçbir şeylerin olmadığını kendileri ispatlamıştır artık. Bana siyaset budur diyorlardı; eğer siyaset buysa o zaman neden demokrasi, adalet, huzur, parti içi çoğulculuk ilkelerini programınıza yazıyorsunuz. Yok 23 eylem planımız var, hepsi hikaye; siz daha en basit demokratik kurallara uymuyorsunuz. Tarih tüm bunları da kaydetti,” dedi.
Yeni Dönemde Umutlu Mesajlar
Yayının sonunda Salih Efe, önümüzdeki dönemde Türkiye’nin daha güzel yarınları için nasıl bir ülke inşa edilebileceğine dair umutlu mesajlar vermeyi sürdüreceğini belirtti. "Türkiye’yi daha iyi bir geleceğe taşımak için çalışmaya devam edeceğiz. Umut dolu bir Türkiye hayal ediyorum ve bu hayal için mücadelem sürecek, güzel ülkemizin hak ettiği yere gelebilmesi için ülkemizin her tarafından güzel ve iyi insanlar artık siyasi olarak da buluşma ve birleşme planları yapmaktadır; ben de sadece bunlardan bir neferim ve bu birleşmeyi kimse durduramaz" dedi.