Tweet |
"HATAY HALA YOK SAYILIYOR, BİZ BU AYRIMCILIĞI KABUL ETMİYORUZ!"
Depremin ikinci yılında Hatay’ın hâlâ büyük bir yıkım ve mağduriyet içinde olduğunu belirten Başkan Aşkar, şu ifadeleri kullandı:
"Hatay’da yaşanan büyük yıkımın üzerinden bir yıl geçti ancak şehrimiz hâlâ enkaz altında! Diğer illerde toparlanma oranları yüzde 40'lara ulaşırken, Hatay'da bu oran yüzde 19'da kaldı. Peki, neden? Çünkü bilinçli bir ayrımcılık yapılıyor! Hatay etnik ve kültürel yapısı gereği sistemli bir ihmale uğratılıyor. Bu bilinçli bir politikadır. Bunu kimse inkâr edemez!"
Başkan Aşkar, Türkiye'nin dört bir yanına kontrolsüz şekilde mültecilerin dağıtılmasının, toplumsal dengeleri bozduğunu belirterek şunları söyledi:
"Suriyelilerin, Afganların ve diğer mültecilerin bilinçli şekilde ülkemize doldurulması, halkımızın huzurunu bozacak bir projedir. Türk milletinin iç bütünlüğüyle oynanmaktadır. Devlet yönetimi akıl ve adalet gerektirir. Ancak mevcut iktidar ülkemizi bir krizden diğerine sürüklüyor. Bunu kabul etmiyoruz!"
"ADALETİN GERÇEK SAHİPLERİ GÖREVİNİ YAPMALIDIR!"
Hukuk sisteminin çökme noktasına geldiğini ve yargının siyasi bir baskı aracı haline dönüştüğünü belirten Başkan Aşkar, şunları kaydetti:
"Türkiye Cumhuriyeti, Ömer’in adaletiyle yönetilmesi gereken bir devlettir! Kadim Türk devletinin gerçek hakim ve savcıları, adaleti sağlamak zorundadır. Biz kadın düşmanlarına, vatan hainlerine, rüşvet çarkına, soygunculara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Adalet herkese eşit uygulanmalıdır! Bugün basına baskı yapılıyor, muhalif sesler susturulmak isteniyor. Ama biz buradayız ve susmayacağız!"
"HALKIMIZ BİLİNÇLİ OLMALI, SANDIĞA SAHİP ÇIKMALI!"
Mevcut iktidarın halkın oylarıyla değişmesi gerektiğini ifade eden Başkan Aşkar, şu çağrıyı yaptı:
"Biz kimseye sokağa inin, kaos ortamı yaratın demiyoruz! Ama halkımız artık bilinçlenmeli! Seçim sandıkları kurulduğunda herkes oyunu kullanmalı ve ülkesine sahip çıkmalı! Yeter artık, olmayanı zorlamanın bir anlamı yok! Halkımızın bu düzeni değiştirme gücü var ve bunu sandıkta göstereceğine inanıyoruz. Özgür basın susturulamaz, gerçekler saklanamaz! Biz mücadelemize devam edeceğiz, halkımızın sesi olmaya devam edeceğiz." dedi.